CHP Genel Başkanı Özel, partisinin grup toplantında ülke gündemini değerlendirdi.
Özel'in konuşmasından bazı satır başları şöyle:
"Hatay’ın topraklarımıza katılmasının yıl dönümü. Hatay’ı Misak-i Milliye katan, bugünkü sınırların çizilmesine neden olan o zaman ki tüm Hatay milletvekillerini anıyoruz. Hatay, tüm CHP’lilerin şahsi meselesidir. Hatayı saygıyla selamlıyoruz.
Geçtiğimiz hafta Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeydik. 3 gün boyunca orada temaslarda bulunduk, toplantılara katıldı.
70’lerdeki kabinenin Dışişleri Bakanı Tuğran Güneş, o dönem Bülent Ecevit’e ikince harekat müzakeresi sürerken anlaşma sağlanmazsa zaman yitirmeden Mehmetçiğin adaya çıkması lazım eğer 'Kızım Ayşe’nin tatile çıktığını' söylersem mesajı alın harekatı başlatın demişti. Sonuç alınamayınca gerekli telefon geldi. İki günde tüm adayı alabilirdik ama öyle yapmadık Türklere ve Rumlara barış götürmeye gittik. O günden bugüne Kıbrıs Türklerinin konumu istediğimiz gibi değil ama 50 yıl önce adaya barış götürüyoruz dendi 50 yıldır kimsenin burnu kanamadı.
Milli meseleler iktidarla muhalefetin birleşmesini gerektirir. 70’lerden alacak çok dersimiz var. Bu derslerin başında iktidarın muhalefeti ayırmadan bilgilendirme yapması ve muhalefetin de kavgayı bırakıp tek yumruk olması gerekir. Bizler tek yumruğuz tek yumruk olmaya devam edeceğiz.
Anıtpark’ta eğitim maratonu gerçekleştirdik. Tam 92 konuşmacı sabah 10’dan diğer sabah 10’a kadar 21 ana başlıkta milli eğitim sistemini enine boyuna konuştular. Yüzde 20 eleştiriyse yüzde 80 öneri sundular. İyi müfredatlardan örnekler verdik, bizimkilerin sorunlarından konuştuk.
Yaz boyunca aynı eğitim maratonu mantığıyla kilit 21 şehirde meclis açılana kadar konuşmaya devam edeceğiz. Milli eğitim sorununu iktidar olana kadar gündemde tutmaya, eleştirmeye devam edeceğiz.
Aslında bu maraton Ulusal Egemenlik Parkı’nda yapılacaktı ama izin vermediler. Sorunun düğümlendiği yeri söylediler gösteri, toplantı, yürüyüş yapmaya uygun görünen alanlardan değil o yüzden izin veremeyiz dediler. Meclis başkanına anlattığımızda aman ne güzel maraton demiş, parkta sabit kürsü olsa herkes derdini orada anlatsa demiş.
Çankaya Belediye Başkanıyla konuştuk, çalışıyor. Parkı Meclis’in bahçesiyle birleştirip Meclis Başkanı’nı fikrini uygulayıp bir özgürlük kürsüsü yapacağız. Böylece Yerlikaya’nın yetkisinden çıkacak ve ortada bir engel kalmayacak.
Türkiye’den bu meclise sesini duyurmak isteyen kim varsa oradan seslenecek. Bir iki yıl AK Parti'ye sonrada özgürce CHP’ye seslenecekler.
Disk gıda işçileriyle bu hafta bir araya geldik. Hastaneden çalışanlarla görüştük. Büyük bir kadro sorunu var ve bunun çözülmesi lazım, temmuz ayı mecliste bu konuyu tartışmaya açacağız. Biz iktidar ve MHP vekillerini bu insanlık ayıbını ortadan kaldırmaya davet ediyoruz.
Sokak hayvanlarıyla ilgili düzenleme gündemde. CHP olarak en net yaklaşan partiyiz, sorunu doğru tespit edelim diyoruz. Sorun yoktur demiyoruz, çareyi katliamda görenlerin de karşısındayız. Bu sorunun sınıfsal olma riski de var, daha önce söyledim. Çocuğunuzun servisi varsa, kendi aracınız varsa sizin açınızdan belki de sokak hayvanı sorunu yoktur ama yoksul mahalledeyseniz çocuğunuz okula sabah koşarak gidiyorsa, siz işe gitmek için yürüyorsanız bir sokak hayvanları sorunu var demektir. Bu soruna yok demek sorunun iki tarafına da en büyük kötülüktür. Ama bu sorunun çözümü bir ay tutalım sahiplenmiyorlarsa öldürelim demek değildir bu katliamdır, vicdansızlıktır.
Komisyonda itirazlarıyla hiç değilse ötanazi kelimesinin kaldırılmasını sağlayanları tebrik ediyorum. Ancak sorun çözülmemiştir. Fiilen katliamlar devam etmektedir.
Sorunun çözülmesi için belediyelerin yeteri kadar barınak yapması, personel ve araç alması, kısırlaştırma yapması, etkin sahiplendirme kampanyası yapması lazım fakat para yok, iller bankası kesintiler yapıyor. Belediyeleri borçla beraber aldık.
Sorunu çözmek yerine buradan siyaset çıkaranlar var, önce öldürelim diyenler var sonra öldürmeden çözelim deyip para vermeden bu işi belediyelere atanlar var. Belediyelere para vermiyorsun sorunu çözmek için sonra da biz kanunu yaptık CHP belediyeleri yapmıyor diyeceksin. Samimilerse gelecekler sorunu hep beraber çözeceğiz.
Hayatı pahalılığı diye bir gerçek var. Enflasyonu sabit tutmak marifet değil, enflasyon düşerken fiyatlar düşmez fiyatların çıkış hızı azalır. Bahçeli, tarihin en büyük ekonomik krizi demek saçmalık demiş. Cumhur ittifakına oy vermiş olanlar eğer alışveriş yaparken keyfiniz yerindeyse oy vermeye devam edin ama kasanın önünden geçerken tedirgin oluyorsanız, her ay 5 çeyrek altın kaybediyorsanız sizin yeriniz Türkiye ittifakının içidir. Buyrun sizi bekliyoruz.
O ikisi var ya hani bütün örgütün yaka silktiği o ikisi. MHP’den kiminle konuşsam o memnun değil. İkisi 154 kişinin isminin olduğu listeyi yapmış, mahkemeye vermiş, mahkeme geri atmış. Bahçeli onların yazdığı yazıyı okudunuz ya siz bir vicdanınızla hesaplaşın. Sizin atamanızla Ankara ülkü ocakları başkanı olmuş, Ankara’nın ortasında vurulmuş, o ikisinin yaydığı haberle bir kişi taziye vermemiş, cenazeye gitmemiş, gidenlerin hepsi MHP’den ayrılmış, o ikisinden biri de azmettiriciyle mesajlaşıp durmuş mesajın içeriğini de bütün Türkiye zamanı gelince öğrenecek. Şimdi o ikisi kalkmış, cenazeye sahip çıkan 154 kişiyle hesaplaşacağız diyor. Gün gelecek vicdanı rahat olanlar o ikisinden hesap soracak göreceksiniz.
TÜİK , Tayyip Beyin istatistik kurumu. TÜİK hakkında eksik ve yanıltıcı bilgi vermelerinden dolayı suç duyurusunda bulunduk. Yıllık enflasyonu yüzde 71 olarak açıklamışlar. Biz de TÜİK kurumunun içindeki enflasyonu hesaplamak için bir araştırma yaptı. TÜİK yemehanesinde 1 yıl önce 4 çeşit sıcak yemek 35 TL aynı yemek bugün 170 TL. Her gün yemeğinizi alırken geçen sene fiyatıyla bunu ve sizin maaşınıza yapılan zammı karşılaştırın, hiçbirinin suçu yok ama bu kuruma bu yanlışı yaptıranlar hesabını verecekler.
Büyük sendikada örgütlüysen 800 TL alacaksın, 2 binin altındaki sendikaya gidersen 300 TL alacaksın dediler. Anayasa mahkemesi bu kararı örgütlenme hakkına müdahale diyerek iptal etti. Sonra yüzde 2 oranını çok bulup 1 yapmışlar. Mahkeme sendika sorununu çözün demiş, yüzdeyi düşürün dememiş ki. Anayasa Mahkemesi’nin 4 yıldır kullanmadığı bir yetkisi var. Buradan sesleniyorum sizin verdiğiniz bir kararı virgülü değiştirip geri getirince bu yetkiyi kullanın bir daha aynısını yapıyorlar mı o zaman görürüz.
Mecliste vergi teklifi var. Teklif, vergi veren garibanı yolmak üzerine kurulmuş. Vergi kanunu ne getiriyor? Emeklilikte Yaşa Takılanlar’dan (EYT) emekli olanlar çalışıyorsa yüzde 5 prim istinası vardı bunu kaldırıyor. Bunu yaparak onların çalışmasının önüne engel çıkarmış oluyor. Yılda 13 milyar gelir elde edeceklermiş bu teklifle. Biz vergide adaletle ilgili bir tasarı hazırladık. DİSK taleplerini ilettikleri vakit buradan yola çıkarak bir tasarı hazırladık. Tasarı görüşülürken orada olacağız, emeğin çalınmasına hep beraber engel olacağız."
Hibya Haber Ajansı
