Kurumların stratejik yönetimlerinde İK’lar aktif rol alıyor

“Şimdi ve gelecek için daha iyi bir çalışma hayatına liderlik etmek” vizyonuyla 50 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren PERYÖN (Türkiye İnsan Yönetimi Derneği), geleceğin iş dünyasında sürdürülebilirliği ‘Geleceğin İş Dünyası: Sürdürülebilir İK Stratejileri’ webinarında gündeme getirdi.

İSTANBUL (İGFA) – PERYÖN (Türkiye İnsan Yönetimi Derneği), geleceğin iş dünyasında sürdürülebilirliği gündeme getirdi. Moderatörlüğünü PERYÖN Yönetim Kurulu Üyesi, Akkök Holding ve Akenerji CHRO’su Duygu Erzurumlu Cengiz’in üstlendiği ‘Geleceğin İş Dünyası: Sürdürülebilir İK Stratejileri’ webinarında Vodafone Türkiye İnsan Kaynaklarından Sorumlu İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Nazlı Tlabar Güler ile Borusan Holding İnsan, İletişim ve Sürdürülebilirlik Grup Başkanı Nursel Ölmez Ateş konuşmacı olarak yer aldı.

Borusan Holding İnsan, İletişim ve Sürdürülebilirlik Grup Başkanı Nursel Ölmez Ateş, insan kaynakları liderlerinin kurumların stratejik yönetiminde gün geçtikçe daha kritik roller üstlendiğini şu sözlerle vurguladı:

“İnsan kaynakları iş hayatındaki dönüşümün tam da ortasında. Son yıllarda insan kaynakları departmanları kriz yönetiminin, stratejik gündemlerin önemli bir parçası oldu. Araştırmalar insan kaynakları liderlerinin organizasyonel stratejilerin planlanmasına ve icrasına katılırlarsa verimliliğin başarı oranının 2.7 kat artığını söylüyor. İyi haber de şu: Yine araştırmalara göre geçtiğimiz döneme göre İK birimlerinin kurumlarında stratejik yönetim çalışmalarının içerisinde yer almasında %50 oranında bir artış söz konusu. Yani İK gerçekten artık kurumların yönetim masasında stratejik iş ortağı olarak bulunuyor ve bunun yarattığı ciddi bir katma değer var.”

Ateş, konuşmasında Borusan Holding’te yapılan veri analitiği çalışmalarından da bahsetti. “Çalışma arkadaşlarımız için uzaktan çalışırken uzayan çalışma süreleri, art arda toplantılar olması gibi konuların çok yıpratıcı olabildiğini gördük” diyen Ateş, “Bu çalışma temposuyla yıllık izin kullanıp kullanmama, işten ayrılma gibi durumların ilişkisini analiz etmeye çalıştık. Yaptığımız bu veri analitiği çalışması oldukça önemli içgörüler sağladı bize. Çalışma arkadaşlarımızın wellbeing’lerine yönelik çeşitli çalışmalar gerçekleştirdik. Daha fazla mola vermelerini sağladık, kişisel gelişime daha fazla zaman ayırmalarını destekledik. Bazı liderlerin bazı çalışanlar üzerinde çok fazla görev biriktirdiğini fark ettiğimizde daha dengeli iş yönetimi konusunda liderlere mesajlar verdik. Mesai saati sonrası mesajlar atılıyorsa bu iletişimin dengelenmesi gereğine dikkat çektik. Hafta sonu WhatsApp’tan yazmama gibi prensiplerimizin uygulanmasına dikkat ettik. Çalışanlarımızın iş-özel yaşam dengesini sağlamak için bunun gibi çok sayıda uygulamalar yaptık ve katkısını gördük” diye konuştu.

“VODAFONE ÇALIŞANLARI ÜÇ AY ‘KARİYER MOLASI’ VEREBİLİYOR”

Vodafone Türkiye İnsan Kaynaklarından Sorumlu İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Nazlı Tlabar Güler ise konuşmasında Vodafone Türkiye’de çalışan bağlılığını artıran uygulamalar hakkında da şunları kaydetti:

“Son dönemde globallik konusuna daha da önem vermeye başladık. Birçok yeteneğimizi Avrupa’da, Afrika’da birçok role transfer ettik. Bunun dışında gençlere yönelik ne yapabiliriz diye düşündüğümüzde ‘London Rise’ programını hayata geçirdik. Bu program ile şirketimizde 26 yaş ve altında olan genç yeteneklerden seçilen bir grup genci eğitim için İngiltere Londra ofisimize gönderdik. Londra ofiste geçirdikleri bu süreçte global CEO’muzun finansalları açıkladığı toplantıya da katılıyorlar, birçok eğitim programına da katılıyorlar. Ne kadar büyük bir global yapının parçası olduğunu deneyimliyor ve gelişim fırsatı yakalıyorlar.”