AB zirvesinde liderler Gazze’de “acil ateşkes” istedi
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, AB üye ülkelerinden İsrail hakkında, Ortadoğu'daki çatışmalara insani duraklama çağrısı yapmayı kabul ettikleri Ekim ayında varılan sonuçların radikal biçimde ötesine geçen bir deklarasyon kabul etmelerinin istenmesinden "mutlu" olduğunu söyledi.
Sekiz paragraflık taslak metin, liderlerin "sivil hayatların eşi benzeri görülmemiş kaybı karşısında dehşete düştüğünü" söylüyor, Hamas'ı "acımasız ve ayrım gözetmeyen terör saldırılarından dolayı mümkün olan en sert şekilde kınıyor" ve İsrail'in kendini savunma hakkını destekliyor.
Ancak 22. paragraf önemli ölçüde sertleştirilmiş bir dil içeriyor.
Avrupa Konseyi, Gazze'deki felaket niteliğindeki insani durum ve bu durumun başta çocuklar olmak üzere siviller üzerindeki orantısız etkisi ve yaklaşan kıtlık riski konusunda derin kaygı duymaktadır. Gazze Şeridi'ne ve Gazze Şeridi boyunca tüm yollardan tam, hızlı, güvenli ve engelsiz insani erişim erişimi, sivil nüfusa hayat kurtarıcı yardım ve temel hizmetlerin geniş ölçekte sağlanması açısından hayati önem taşıyor. Avrupa Konseyi, Amalthea Girişimi'nin, acil yardım için Kıbrıs'tan Gazze'ye bir deniz yolu açmasını memnuniyetle karşılamaktadır; bu rota, ihtiyaç duyulan miktarı ulaştırmanın ana yolu olmayı sürdüren kara rotalarını tamamlamaktadır. Ek kara yollarına ve geçişlere ihtiyaç vardır.
Borrell, "Konsey'in Ekim ayında insani duraklama çağrısında bulunduğumuz ilk sonuçlardan çok daha ilerisine giden sonuçları bugün onaylayacağından mutluyum" dedi.
Birçok diplomat metnin kırılgan olduğunu ve bugünkü haliyle zirveye dayanamayabileceğini söyledi.
Borrel'' Bugün konsey UNWRA'yı çok daha fazla destekliyor, sürdürülebilir bir ateşkes istiyor ve kesinlikle rehinelerin serbest bırakılmasını talep ediyor ve gereksiz yere Hamas saldırısını kınayarak, ancak Gazze'deki halkın durumuyla ilgili olarak kabul edilemez olan güçlü endişeyi gösteriyor'' dedi.
Belçika Başbakanı Alexander De Croo, Gazze'deki durumun "dramatik" olduğunu söyleyerek ''"Avrupa'nın takip etmesi değil, liderlik etmesi gerekiyor; artık açık olmamızın, derhal ateşkes talep etmemizin, rehinelerin serbest bırakılmasını talep etmemizin ve herkesi iki devletli müzakerelere doğru yola sokmanın zamanı geldi." diye konuştu.
Hollanda Başbakanı Mark Rutte, liderlerin "Gazze'de her geçen gün daha da kötüleşen umutsuz durum hakkında konuşacaklarını" söyledi.
Rutte, ''Bu nedenle, Gazze'ye daha fazla yardımın hızla ulaştırılması, ihtiyacı olan insanlara güvenli bir şekilde ulaştığından emin olunması ve rehinelerin serbest bırakılması için çatışmaların derhal durdurulması yönünde çağrıda bulunuyoruz. Ayrıca İsrail'i Refah'ta geniş çaplı bir kara saldırısı başlatmaktan kaçınmaya çağırıyoruz. Pek çok insan oraya toplandı ve gidecek başka yerleri yok'' mesajını verdi.
İspanya başbakanı Pedro Sánchez, AB zirvesinin Orta Doğu'ya ilişkin potansiyel nihai sonuçlarının taslak metninin "doğru yönde" gittiğini söyledi.
Kendisi, AB üye devletlerinin metnin ateşkes çağrısı, çatışmaya ara verilmesi veya duraklatılması yönünde bir çağrı içerip içermemesi gerektiği konusunda tartışırken "Ekim ayından bu yana ilk kez Orta Doğu konusunda bir sonuca varıldığını" belirtti.
"Taslak İspanya için doğru yönde gidiyor" dedi, çünkü "ateşkes çağrısını içeriyor ve İspanya'nın ısrar ettiği insani yardım ve barış konferansının kapısını açıyor'' diye konuştu.
İsveç başbakanı Ulf Kristersson, "Gazze'deki durum felaket" ve "derhal ateşkes ve tüm İsrailli rehinelerin koşulsuz serbest bırakılması gerekiyor" dedi.
Hibya Haber Ajansı