Fatma Gülşen Koçak’a anlamlı ödül

İstanbul Takipte sitesinin bu sene 10.’sunu düzenlediği ve geleneksel hale getirdiği ödüller sahiplerini buldu. Gazeteci Yazar Fatma Gülşen Koçak da kültür ve basın alanında yaptığı çalışmaları ile ödüle layık görüldü.

Reyhan ÖZBAKIR – Herkes Duysun / BURSA (İGFA) – Türk kültür dünyasına sayısız eser bırakan Türkiye Yazarlar Birliği Kurucu Başkanı Mehmed Doğan’a ithaf edilen ödüllerin takdim töreni Rami Kütüphanesi’nde yapıldı.

Ödül törenine siyaset, basın, kültür ve sanat dünyasından çok sayıda seçkin davetli katıldı. Konuşmacılar ülke gündemi başta olmak üzere coğrafyamızdaki gelişmelere dair konuşmalar yaptı.

İmam Hatip Öncüleri Geleceği Kuran Kadınlar gibi çok sayıda eseri olan, basında Türk milleti ve İslam ümmetinin temel meselelerine dair çözüm odaklı röportajlar yapan Türkiye Yazarlar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Gazeteci Yazar Fatma Gülşen Koçak da yaptığı konuşma da Gazze’yi gündeme getirdi.

“KADINLARIN VE ÇOCUKLARIN ÇIĞLIKLARI KULAKLARIMIZDAN ÇIKMIYOR”

“Gazze imtihanında sorumluluklarımızı hakkıyla yerine getirememenin mahcubiyetini yaşıyoruz.” diyen Koçak şöyle konuştu:

“Bir yılı aşkın bir süredir hemen yanı başımızda insanlık katlediliyor. Zulüm ve soykırım kavramları bile yaşananları anlatmaya artık yetmiyor. Şairin ‘Ben bu çağdan nefret ettim. Etimle, kemiğimle nefret ettim.’ dediği gibi kan ve gözyaşıyla dolu bir çağda nefes alıp vermenin ızdırabını yaşıyoruz.”

Türk ve İslam aleminin Gazze imtihanında sınıfta kaldığına vurgu yapan Koçak, “Kadınların ve çocukların çığlıkları kulaklarımızdan çıkmıyor. Sözde kadın savunucuları sessiz kaldı. Filistinli çok sayıda gazeteci kardeşimiz öldürüldü. Sadece işlerini yapıyorlardı. Dünya medyası sessiz kaldı.  Masum bebekler kundaklarında beli bükülmüş ihtiyarlar yataklarında katledildi.” dedi.

“HERKES GÜCÜ NİSPETİNDE DİRENMELİ”

İşgalci İsrail’i ve ‘yerleşimci’ adı altında Filistin topraklarını işgal eden Yahudileri ‘Yeryüzünün en zalim, en acımasız ve insanlıktan nasibini almamış topluluğu’ olarak tanımlayan Koçak, başta Türk milleti ve İslam coğrafyası olmak üzere tüm insanlığın bu sınırsız kötülüğe karşı gücü nispetinde direnmesi ve karşı koyması gerektiğini vurguladı.

“GAZZE’NİN YANINDA OLDUĞUMU HAYKIRIYORUM”

Özellikle toplumun kanaat önderleri ve vicdanların sesi olan şairlerin ve yazaraların, İsrail zulmüne yönelik çalışmalar yapmalarının bu süreçte çok önemli olduğunun altını çizen Koçak, “Eli kalem tutanların kalemle, kelamı kuvvetli olanların kelamla sesini yükseltmesi gerekiyor. Ben kalemimle ve bütün kalbimle Gazze’nin ve Gazzelilerin yanında olduğumu haykırıyorum. Bir gün zulmün biteceğine, Filistin’in özgürleşeceğine yürekten inanıyorum. Yeter ki biz üzerimize düşeni yapalım. Bu vesileyle ödül heyetini ve hazirunu saygıyla selamlıyorum.’’ ifadelerini kullandı.

Belgesel gösteriminin de gerçekleştiği, ‘Alanında İz Bırakanlar Ödül Töreni’ toplu şekilde hatıra fotoğrafının çekilmesinin ardından sona erdi.